ONLİNE İŞLEMLER
Bizlere paylaşmanın ne kadar değerli olduğunu hatırlatan Kurban Bayramı’na sayılı günler kaldı. Bu aynı zamanda geleneksel bayram sofraları ile buluşmaya da az kaldı demek oluyor. Ancak konu bir de Kurban Bayramı olunca beslenmemizde çok daha dikkat etmemiz konular gündemimizde yer almakta.
Öncelikle gün içerisinde her öğün soframızda et yer almamalı. Et tabii ki tüketeceğiz ancak kolesterol, kalp, böbrek gibi kronik rahatsızlıklara sahip kişiler ile kanda ürik asit düzeyleri yüksek çıkmış kişiler başta olmak üzere tüm sağlıklı bireyler de tükettikleri et miktarına ve bayram ikramlıklarına dikkat etmelidir. Sadece 1 öğünde et tercih edilebilir ancak eti pişirme yöntemi de çok önemlidir. Eti hayvanın iç yağı veya diğer yağlar ilave ederek yağlı kavurma şeklinde tüketmemeliyiz, kendi yağında pişirerek veya haşlama gibi pişirme yöntemleri ile tüketmeliyiz. Izgara olarak tüketmek uygun pişirme yöntemleri arasındadır ancak mangalda et tercih edecekler etin yüzeyini kömürleştirmemelidir, bu şekildeki etler kanserojen riski oluşturmakta aynı zamanda etin içerisindeki besin öğelerinin kaybına yol açmaktadır.
Yüksek kolesterolü olanlarla karaciğer/böbrek rahatsızlıkları olan kişiler sakatat tüketmemelidir. Etlerin en az 24 saat dinlendirildikten sonra yenilmesi sindirim açısından kolaylık sağlarken, hazımsızlık ve mide problemlerini önler. Etin içerdiği demirin vücutta emilimini artırmak için yanında mutlaka C vitamininden zengin taze sebzelerden salata (salatada özellikle maydanoz ve biber olmalı) tüketmeliyiz. Et ile birlikte bayram soflarında asitli içecekler kesinlikle bulunmamalı, bunlar yerine ayran, yoğurt, cacık, kefir veya sade maden suyu tercih edebiliriz. İster et olsun ister tatlı ister hamur işleri normal zamanlara göre biraz daha zengin olan bayram sofralarında en önemli kural aslında porsiyon kontrolünü sağlamaktır. Aşırıya kaçmadan sevdiklerimizle paylaşacağımız özel yemekleri tüketmekten bir zarar gelmez. Tüm bunlarla birlikte bayram ve hemen bayram sonrasında fiziksel aktivitemizi ve su tüketimimizi mutlaka artırmalıyız. Kişiden kişiye ihtiyaç değişmekle birlikte her gün en az 2 litre su içmeli ve en az 45 dakika egzersize ayırmalıyız.
Medipol Üniversitesi Pendik Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Diyetisyen Gizem Gençyürek 27 Temmuz 2020